Memuriyette Askerlik Süresinin Kıdem ve İkramiyeye Farklı Etkisi - 16 Mart 2015

Memuriyette Askerlik Süresinin Kıdem ve İkramiyeye Farklı Etkisi

Muvazzaf askerlik hizmetinin memuriyette farklı bir yeri bulunuyor. Memur olmadan önce askerliğini ifa edenler de memur iken askere gidenler de olabiliyor. Ancak her iki halde de uygulama aynı nitelikte bulunuyor. Şu farkla ki memur iken askerliğini yapanlar bu sürede aylıksız izinli sayılıyorlar.

Fark işin borçlanma kısmında, ki askerliğini borçlanmanın etkisi diğer aylıksız izinlerin borçlanmasının etkisinden farklı bulunuyor. Aslında bu etki borçlanma uygulamasından değil, borçlanma uygulamasının ötesinde askerliğin değerlendirilmesinden kaynaklanıyor.

Askerlik Borçlanılmasa da Dereceye Ekleniyor

Askerlik hizmetini görevde iken yapanların 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 83 üncü maddesi uyarınca, askerlik hizmetini göreve başlamadan yapanların ise aynı kanunun 84 üncü maddesi uyarınca söz konusu askerlik vazifelerini ifaları halinde T.C. Emekli Sandığına borçlanıp borçlanmadığına bakılmaksızın bu sürelerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu hükümleri çerçevesinde fiili hizmet süresinde değerlendirilerek kademe ilerlemesi ve derece yükseltilmesi yapılması gerekiyor.

Hava Değişim Sürelerine Dikkat

Sülüs ile tezkere arasındaki süre olarak tanımlanabilse de askerlik süresi bu iki olgu arasında sağlık nedeniyle uzayabilmesi mümkün bulunuyor. Hava değişimi sürelerinin askerliğe, dolayısıyla memuriyete etkisi bakımından bazı noktaların bilinmesi gerekiyor. Yani 1111 sayılı Askerlik Kanununun 78 inci maddesi gereği, askerlik hizmetini er ve erbaş olarak uzun dönem yapanlardan hava değişimi alanların azami üç aylık süresi, kısa dönem askerlik yapanların ise en fazla 45 günlük hava değişimi süreleri askerlikten sayılıyor.  Bu nedenle hava değişimi almış olup hava değişimi süreleri bu sürelerden fazla sürmüş olanlardan fazla hava değişim sürelerinin değerlendirmeye tabi tutulmayacağını da bilmek gerekiyor.

Örneğin 15.09.2006 tarihi itibariyle 7. derecenin 1. kademesinden maaş almakta iken muvazzaf askerlik hizmetini yapmak üzere 31.11.2006 tarihinde aylıksız izinli olarak askere sevk edilmiş ve 31.05.2008 tarihinde terhis olarak 05.06.2008 tarihinde de göreve başlamış olan bir memurun askerlikte geçen hizmeti T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne 5434 sayılı Kanun uyarınca borçlanıp borçlanmadığına bakılmaksızın 657 sayılı Kanunun değişik 83. maddesi uyarınca maaş ve emekli müktesebine ilave edilmesi gerekiyor.

Askerliği Borçlanmanın Etkisi

Muvazzaf askerlik hizmetini borçlanma halinde bu süreler hizmet süresine ekleniyor ve ayrıca fiili hizmet süresine de eklenmiş sayıldığından ikramiyeye esas hizmete de eklenmiş oluyor.

Diğer Aylıksız İzin Borçlanmalarının Etkisi

Memuriyette muvazzaf askerlik hizmeti dışında bazı aylıksız izin süreleri (Beş yılı dolduran memura verilen, doğum yapan kadına verilen v.b. aylıksız izinler) de vardır ve bu süreler askerlikten farklı olarak kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinin ilerletilmesinde değerlendirilmez.

5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu uyarınca borçlanılması halinde, borçlanılan bu aylıksız izin sürelerinin yalnızca emekli keseneğine esas aylığında değerlendirilmesi gerekiyor.

Nitekim 5434 sayılı Kanunun ek 72 nci maddesine göre personel mevzuatına göre aylıksız izinli sayılanlardan aylıksız izinli olarak geçen sürelere ilişkin kesenek ve karşılıklarını istekleri halinde her ay veya emeklilik dilekçesi vermeden en az altı ay evvel müracaat ederek başvuru tarihindeki katsayılar ve emekli keseneğine esas aylığın hesabına ait diğer unsurlar ile kesenek ve karşılık oranları esas alınmak suretiyle hesaplanacak kesenek ve karşılıklarını aynı süreler içinde defaten ödemeleri halinde aylıksız geçen izin sürelerinin emeklilik yönünden eski derecelerinde değerlendirilmesi gerekiyor.

Borçlanmaların İkramiyeye Etkisi

Görüleceği gibi madde fiili hizmet süresi bakımından demeyip emeklilik süresinden sayılır demekle askerlik hizmeti dışındaki sürelerin borçlanması halinde ikramiyeye esas sürenin hesabında değerlendirilmeyeceğini de ortaya koymuş oluyor.

Kaynak: http://www.alitezel.com/index.php?sid=yazi&id=7435

Sosyal Medya'da Paylaş
Facebook Yorumları